Bizi siyasi dengeleri anlamamakla suçlayabilirsiniz. Dünya’yı tanımamakla da suçlayabilirsiniz. Ama hele deyin ne olursunuz tüm dengeler bir yana, Türkiye Ordusu’nun Afganistan’da ABD ile birlikte, bu işgal apaçık iken ne işi var?
Hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet dileriz.
Aslında her şeyi biliyoruz. Aslında halklar, sokaktaki adamlar, gerçeği berrak ve net görüyor. Amerika yalan söylüyor, televizyonlar yalan söylüyor, profesörler gazetelerde ve televizyonlarda sabahtan akşamlara kadar kritikler analizler yapıyor, hepsi büyük pislik bir yalanın içinde debeleniyor. Halklar her şeyi biliyor, evi bombalanan adamın bakışı net ve berrak…
Ben hayatımda 2 Üsame tanıdım… Birisi Arabistan’da dogmus bir Türk. İkincisi Arabistan’da doğmuş Arap bir Prens. Birincisi belirli bir yaştan sonra Türkiye’ye geldi. Türkçeyi düzgün konuşamıyordu filan.
Diğeri başka işlerle uğraştı.
ABD, İsrail, Fransa, İtalya filan. Geçmişlerini azıcık kurcaladığınızda en ala katliamları görebileceğiniz ülkeler. bugün bunlar II. Üsame’ye terörist demiş. Desin! Ve bunlar etrafa insanlık, demorasi ve ahlak pazarlamaya kalkan ülkeler. Herkes bilir. Ama Türkiye insanında kronikleşmiş bir durumdur bu artık, düşünmez. TV ve medya O’na ne sunduysa o doğrudur. İşte bu yazıktır.
1.Yakalayacak gücün var. neden bağımsız bir mahkemeye çıkarmadın?
2.Bunu stratejik bir sömürme propangadsı haline getirmeyeceğinizi nereden bileceğiz?
3.Sen, kimin toprağında kimi öldürüyorsun,vuruyorsun, tecavüz ediyorsun be adam?
Birgün devran dönerse, Bush saklanırsa ve özel timler onu yakalarsa benimde gücüm olursa söz veriyorum mahkemeye çıkartacağım veya bunun propagandasını yapacağım. Herkes ne kadar serefsiz olduğunu bilsin diye.
Sen kimsin de müslümanlığı bize öğretiyorsun. Ne amacın vardı gidip O’nu denize atarken. Niye vermedin gömsünler namazını kılsınlar.
Ulan! Madem bu adam terörist idi neden mahkemeye çıkarmadın? Kimi kandırıyorsunuz şerefsizler topluluğu sizi?
Tüküreyim düzeninizin ta ortasına!
Not:
Sayın Abdullah gül,
ABD ve İsrail için de aynı şeyleri söylemedikçe size olan saygımı askıya aldım.
Dünyanın sayılı İslamaloglarından Gilles Keppel geçtiğimiz hafta Kudüs’teki Hebrew Üniversitesi’nde Ortadoğu’daki son gelişmeleri ‘anlamak’ amacıyla düzenlenen konferansta Tunus ve Mısır’da devlet başkanlarını deviren, Bahreyn ve Libya’da devirmeye çalışan, diğer komşu ülkelerde özgürlüklerin genişletilmesi talepleriyle statükoları sarsan sunaminin İslami bir dil, taban, liderlik ve içerikten yoksun olmasının olağanüstü bir öneme sahip olduğunu ve bu durumun radikal İslam’ın can çekişmesi anlamına geldiğini söylüyordu. Radikal İslam’ın kitleleri militanlaştırma anlamında 1990’lı yıllarda krize girdiğini ve 11 Eylül’ün bu krizin bir sonucu olarak yapıldığını ifade eden Keppel’e göre rejim deviren bu yeni hareketler, radikal İslam’ın sonunu ilan etmekte ve girişimci orta sınıfların omuzlarında yükselen Türkiye tipi, siyasal sisteme katılımı “önce araç sonra adım adım amaç yapan” AK Parti’yi model almaktaydılar. Okumaya devam et →
18. Yüzyılın Avrupa’sında cinayet, hırsızlık gibi âdi suç işleyenleri sürgün olarak Amerika’ya göndermişler. O zamanlardan, atalarından miras kalan bu tür gayr-i ahlaki tutumları bazı Amerikalılar hâlâ devam ettirmekte. Özellikle ABD siyasetine yön veren ve atalarından aldıkları genin etkisi üzerinde hayli hissedilen devlet başkanlarının Irak’ta, Afganistan’da, vs alenen yaptıkları zulümler herkesçe malum. Vahşi duygularının eserlerini sergileyeceği alanlar oluşturdular yeryüzünde. İşte onlardan biri: Guantanamo! Amerika’nın 21. Yüzyıla armağanı! Okumaya devam et →
Bugün tarihi bir gün… Wikileaks’ın sahibi Julien Assange, 28 Kasım 2010 Türkiye saatiyle 21:00 sularında yeni bir savaş başlattı.
ABD’nin başta olmak üzere, dünyanın son 6 yıla ait tüm sırlarını kapsayan, 250 bin sayfa doküman.
Bu kadar belgeyi kimse okuyup bitiremez.
Aralıksız, belgeleri ve haberleri inceliyorum. Tek kelimeyle ürkütücü!
Daha ilk saatlerde bunun bir çözüm olmadığını bildikleri halde Suudi Arabistan ve Suriye gibi ülkeler, wikileaks.org’a girişi engelledi. Okumaya devam et →
Geçenlerde okudum, ‘Müzik yaparkenki coşkuyla Rabbe doğru yol almaktır amacımız.’ demiş Grup Gencin solisti İzzet Okumuş. Müzik, coşku, Rabbe doğru yol almak ve amaç. Sonra da ‘şarkı söylemek varlığın özüne katılmaktır’ diye eklemiş.
Uzun zamandır duymak istediğim sözlerdi sanki bunlar ve ‘tam istediğim gibi’ dedim kendi kendime. Çünkü bir derdim vardı ve kafama takılan, cevabını bekleyen sorular. Gencim ya hani, akan kanım deli, müzik de hayatın bir parçası olunca gençler Müslümanca müzik deyince ne anlıyor, ne dinliyor günümüz dindar gençliği, merak ediyorum doğrusu. Okumaya devam et →
Wikileaks‘in Afganistan’da ABD varlığı hakkında yayınladığı çok gizli belgeler malumunuzdur ki İngilizce. Türkçeden gayri dil bilmeyenler için, bir grup genç arkadaş Afganistan’da uçak kazasında vefat eden Bahattin Yıldız adına Bahattin Yıldız Genç Mütercimler isminde bir topluluk oluşturmuş ve wikileaks belgelerini Türkçe’ye tercüme etme telaşına girmiştir.
Düşünce Kahvesi'nde bulunan içerikler, içeriğin kendi kaynağından izin alınmadan ticari olarak kullanılamaz. Her içeriğin görülebilir bir yerine kaynağı yazılmıştır.Dış bağlantı verilmemiş içerikler DK'ya aittir. İçerikler kaynak gösterilerek yayınlanabilir ve geliştirilebilir. Düşünce Kahvesi'ndeki her içerik "CC" lisansı ile lisanslanmıştır.
Son Yorumlar